AKSARAY TARİHİ

Kentin adı Kapadokya Kralı Archeleos’tan geliyor. Archeleos’un, eskiden Garsuara olarak bilinen yerleşim bölgesini geliştirerek kendi adını taşıyan bu kenti kurduğu biliniyor. Şehrin ismiyle alakalı birçok rivayette mevcuttur.

Geniş tarihi içerisinde Aksaray çeşitli medeniyetlere beşiklik yapmıştır. Güzelyurt ve Ihlara Hıristiyanlarca önemli dini merkezler durumundadır. Bu kavimlerin hakimiyeti Friglerin Anadolu’yu istilaları ile son bulmuştur. 

M.S. 1 yy. da Havari St. Paul ve müritleri tarafından Anadolu da yayılmaya başlayan Hristiyanlık, çok tanrılı Roma taraftarlarının büyük tepkisine neden olduğundan, ilk Hristiyanlar korunma açısından daha elverişli yerlere yerleşmeye başlamışlardır. Gerek Manastır Vadisi ve gerekse Ihlara Vadisi içerisinde bulunan kaya oyma yüzlerce manastır ve kilise (Ağaçaltı Kilisesi, Pürenli Kilise, Kokar Kilise, Yılanlı Kilise, Aziz George Kilisesi, Sümbüllü Kilise) her yıl yüz binlerce yabancının ziyaret ettiği çok önemli turizm merkezlerindendir. 

Jeolojik yapısı itibarı ile de bu yöre, bozulmamış tabii güzelliklere sahip, bir çok oyma yerleşim yeri ve yer altı şehrinin bulunduğu, kaplıcaların yer aldığı hem dini, hem doğal güzellikler ve hem de termal turizm açısından önemlidir.

Aksaray, Anadolu için en önemli tuz kaynağı olan Tuz Gölü’ne yakın olmasından dolayı Osmanlı döneminde de zengindi. Bölge, 1071’de Malazgirt Savaşı’ndan sonra Selçuklu Türklerinin kontrolü altına girmiştir. Anadolu Selçuklu Devleti, Aksaray ve çevresinde önemli simgesel yapılar bırakmıştır.

14. yüzyılda bölgede bulunan Faslı gezgin İbn Battuta, Aksaray’ı su yolları ve bahçelerle çevrili olduğunu belirterek övmüştür. Hicri 1336 Miladi 1920 yılında Aksaray vilayet olmuştur. 1933 yılına kadar 13 yıl vilayetlik yaptıktan sonra tekrar Niğdeye bağlanıp ilçe olmuştur. 1989 yılının 15 Haziran gününe kadar 56 yıl kaza olarak kalmış olan Aksaray, tekrar vilayet olmuştur. Bu tarihten itibaren günümüze Aksaray her anlamda çok iyi gelişmiştir. 

Aksarayda gezilecek yerlerin başında Ihlara Vadisi gelir. 14 km’ lik yürüyüş parkuruyla, vadide irili ufaklı birçok kilise bulunmaktadır. Ihlara vadisi devamında Kapadokya bölgesinin başlangıcı olan Selime kasabasındaki Selime Katedrali görülmesi gereken yerlerdendir. Diğer bir yer olan ‘Old town/Eski şehir’ diye tanımlanan Güzelyurt ilçesi ise tüm özelliklerini korumaktadır. Eski yollar, eski evler… Yüksek Kilise, Aşıklı Höyük, Acem Höyük, Belisırma Köyü, Nora Antik Kenti, Ziga Kaplıcaları, Hasan Dağı, Sultan Hanı ve daha birçok gezebileceğimiz tarihi ve turistik yerler… 

Aksaray dokumacılığıyla da ünlüdür. Aksaray Taşpınar halıları sadece ülkemizde değil dünyada da  üne sahiptir. Taşpınar halılarına karakteristiğini veren renklerin elde edilmesinde kök boya ve cehri gibi boyacılık  tarihinde çok önemli yeri olan bitkiler eski halılar üzerinde kullanılmıştır. Taşpınar’da ana renklerin koyu kırmızı ve koyu mavi olması bir geleneğe bağlılığı gösterdiği kadar, halıda bir çerçeve oluşturan bordürlerle ana motif olan madalyon düzeni arasında gözü dinlendiren boşlukların ağırbaşlı, dekoratif bir etki yapmasını da sağlar. Ara renkler ise yerel değişle kırbız(al), yavşan şeyili (kına rengi), tetir(tarçın rengi), pisi tüyü (gri mavi), erikipi rengi (krem beyaz) ve siyahtır. Taşpınar halıları taban, kelle, çift somya, minder, namazlağı, yastık, heybe ve eğerlik örtüsü adı verilen çeşitlerde dokunmuştur.

Aksaray’da hububatın geniş bir alana yayılmış olması ile bundan mamul yiyecekler; hayvancılığın gelişmiş olması dolayısıyla da et ve süt mamulleri, ayrıca bağ ve bahçelerden elde edilen sebze ve meyvelerle de mutfak için oldukça zengin malzemeler elde edilmektedir. Aksaray mutfağının yemekleri: Yufka, çörek, bamya çorbası, kuskus pilavı, soğanlama, çiğleme, sıkma, mayalı, erişte, Aksaray tava, Aksaray dolma mantısı, incelek tatlısı ve ballı pidedir.
 


Etiketler:   

YORUMLAR

Ben robot değilim seçeneğini işaretleyin.

  • Henüz yorum yazılmadı