Çocukluğumda, uzun kış gecelerini eğlenceli bir şekilde geçirmeye yarardı masallar. Köyde elektrik yoktu ve ben liseye başlayana kadar da olmayacaktı. Kışın güneş erkenden batardı ve hava buz gibi soğuk olurdu. Evlerin, mereklerin, ahırların çatılarını fırdolayı buz kandilleri sarardı. Perşembe akşamları saat 21:00’de “Radyo Tiyatrosu”, hafta içi her akşam saat 19:40’da “Arkası Yarın” dinlenirdi. Cumartesileri iple çekerdim, çünkü sabah 9’da “Çocuk Saati” olurdu. Bunlar dışındaki en önemli eğlencemiz akşamları masal dinlemekti. Annem ve onun babası, Yusuf Dede çok güzel masallar anlatırdı. Harikulade masallar dinleyerek büyüdüm ama sorun bakalım bir tekini baştan sona hatırlıyor muyum? Hayır! Olsun, onları dinlerken nasıl büyülendiğimi gayet iyi hatırlıyorum. Şimdi olduğum yere geleyim diye bana rehberlik etmiş olmaları gerektiğini ise yeni yeni anlamaya başlıyorum.
İngiliz yazar Chesterton diyor ki “Masallar çocuklara ejderhaların var olduğunu öğretmez, çocuklar bunu zaten bilir; masallar, onlara ejderhaları yenebileceklerini öğretir.” Biliyorsunuz, hemen bütün masallar mutlu sonla biter ve masallarda iyiler daima kazanır. Çocuklukta masal dinlemenin, iyimserliği artıran bir yönü var bence. Masal dinlemiş bir çocuk, ejderhaları, devleri, canavarları yenebileceğine de inanır; iyilerin eninde sonunda kazanacağına da. Ben inandım mesela. Bu inancın, bu iyimserliğin faydaları say say bitmez. Yani masallar çocuğu güçlendirmeye, iyiye ve güzele, adaletin eninde sonunda yerini bulacağına, iyilerin kazanacağına inandırmaya yarar. Bunlara inanan çocuklar, geleceğin dirençli ve iyi kalpli yetişkinleridir, azımsanacak şey değildir bu!
Bruno Bettelheim 1903 yılında Viyana’da doğmuş, 1939 yılında ABD’ye göçmüş ve Chicago Üniversitesi’nde profesör olarak uzun yıllar çalışmış ve 1990 yılında hayata gözlerini yummuş bir psikolog, bilim insanı ve yazardır. Masalların Büyüsü adlı kitabında masalların çocukların yetiştirilmesi ve psikolojik sağlığı için nasıl kullanılabileceğini enine boyuna inceler. Bettleheim’a göre, “Bilgelik, eski mitte anlatılanın aksine Zeus’un kafatasından doğan Athena gibi birdenbire, tam olarak gelişmiş halde peyda olmaz. Bilgelik, akılsız başlangıçlardan ileri doğru atılan adımlarla, ufak ufak meydana gelir. İnsanın bu dünyadaki varlığının anlamını yine bu dünyadaki deneyimlerinden yola çıkarak makul bir şekilde anlayabilmesi ancak yetişkinlikte olur. Ne yazık ki çok sayıda ebeveyn çocuklarının zihinlerinin kendilerininki gibi çalışmasını ister. Halbuki kendimize ve dünyaya olgun bir gözle bakabilmek ve hayatın anlamıyla ilgili fikir sahibi olmak beden ve zihin gelişimimiz kadar yavaş ilerlemek durumundadır.” Bilgeliğe giden yolda masallar azımsanmayacak araçlardır.
Bettleheim, “Doğrusu, masalların açık bir düzeyde çağdaş kitle toplumundaki özel yaşam koşullarına dair öğrettiği pek bir şey yoktur. Masalların ortaya çıkışı bundan çok daha öncedir. Fakat insanın içsel problemleri ve toplumda yaşadığı zor durumların doğru yollardan çözümüne ilişkin olarak çocuğun anlayabileceği herhangi bir hikaye türüne kıyasla masallardan çok daha fazla şey öğrenilebilir,” diyor. Demek ki masallar çocukların içsel problemlerini ve toplumda yaşadığı zorlukları çözecek doğru yollar öğrenmesine yarar.
Halk bilimci Muhsine Helimoğlu Yavuz, masalların çok çeşitli iletiler taşıdığını söylüyor Masallar ve Eğitimsel İşlevleri adlı kitabında. Helimoğlu Yavuz’a göre masallar; etkili, psikolojik, sosyolojik, ekonomik vb. iletiler taşır kuşaklar arasında. İlaveten, masalların dil öğretimine de büyük katkısı var. Masallar çocukların ana dillerinin inceliklerini ve zenginliğini kavraması için önemli araçlar. Masalların giriş tekerlemeleri, anlatımın önemli unsurlarından olan ikilemeler, pekiştirme sıfatları, ses taklidi sözcükler, deyimler, atasözleri, benzetmeler, hayır duaları ve kargışlar ile tezlik, sürerlik ve yaklaşma bildiren fiiller bu bakımdan önem taşır.
Sözün özü, masalların faydaları, işlevleri saymakla bitmez. Bettelheim’dan son bir öğütle bitirelim: Çocuğunuza bol bol masal okuyun, bazılarını yahut birini tekrar tekrar dinlemek isteyecektir, işte onu/onları tekrar tekrar okuyun. Çünkü her ne kadar bilinçli bir şekilde ifade edemese de o masalda çok ihtiyacı olan bir ileti gizlidir ve çocuğunuzun onu tekrar tekrar duymaya ihtiyacı vardır.