UZAKTAN EĞİTİME FARKLI BİR BAKIŞ

Yaşanan salgın süreci nedeniyle ülke olarak çok fazla bilmediğimiz bir model olan uzaktan eğitimi deneyimliyoruz. Uzaktan eğitim kapsamında yapılan uygulamalar biz öğretmenler açısından yeni olduğu için haliyle tartışmalar da yoğun yaşanıyor. Yapılan tartışmalarda genellikle uzaktan eğitim faaliyetlerinin verimsizliği ön plana çıkarılıp yüz yüze eğitime kesinlikle bir alternatif olamayacağı vurgulanıyor.


Yaşanılan bu süreç itibariyle uzaktan eğitimin bir tercih değil artık bir zorunluluk olduğu bilinmelidir. Bu düşünceyle bu iki modeli kıyaslamak yerine uzaktan eğitim faaliyetlerini daha etkili hale getirmek için neler yapılabileceğini tartışmanın daha uygun olacağı kanaatindeyim. Özellikle okulların kapalı olduğu ve sürecin tamamen evlerden yürütüldüğü bu dönemde uzaktan eğitim modelinin doğru bir şekilde algılanması yapılacak eğitim ve öğretim faaliyetlerinin kalitesini arttıracaktır.


Uzaktan eğitim modeli üzerine yapılan eleştirilerin birçoğu modelin yeterince tanınmamasından ve biz öğretmenleri geleneksel öğrenme ve öğretme tarzımızı değiştirmeye zorlamasından kaynaklanmaktadır. Aslında uzaktan eğitim süreci yakından incelendiğinde bu modelin velilere, öğrencilere ve eğitimcilere birçok konuda avantaj sağladığı, yeni fırsatlar doğurduğu görülmektedir. Eğer uzaktan eğitim modelini tanımaya ve etkin bir şekilde kullanmaya odaklanabilirsek bu fırsatları çok daha iyi değerlendirebiliriz.


Süreci eğitimciler açısından değerlendirecek olursak; öncelikle bu modelin öğretmenin gelişimini desteklediğini söylemek çok da yanlış olmaz. Uzaktan eğitim kapsamında birçok öğretmen eğitimde teknoloji kullanımının önemini fark etti ve kullanmaya çekindiği birçok teknolojik araçla tanışma fırsatı buldu. Özellikle günümüzde eğitim ortamlarında kullanılması önerilen bilgisayar destekli uygulamalar ve WEB araçları bu süreçte daha etkin kullanılmaya başlandı.
Ayrıca bu süreçte öğretmenler daha önce hiç girmedikleri bir değerlendirme süreci içerisinde kendilerini bulabildiler. Uzaktan eğitim araçları ile yapılan derslerde video kaydı alan öğretmenler kendi ders anlatma stillerini gözlemleme fırsatı bulabildiler. Yüz yüze eğitimde belki de hiç yapılmayan bu özeleştiri süreci öğretmenlere yaptıkları eğitim ve öğretim faaliyetleri ile ilgili eksiklerini görme fırsatı sundu.


Bunun yanında uzaktan eğitim süreci zaman açısından daha sınırlı olduğu için öğretmenlere ders planlamasının ne kadar önemli olduğunu hatırlatmış oldu. Yüz yüze eğitimde daha çok hazır kaynak kullanma eğiliminde olan öğretmenler uzaktan eğitim sürecinde “kaynak sıkıntısını” kendi imkânları ile çözme yolunu tercih etmek zorunda kaldılar. Bu da sürdürülen derslerin daha planlı ve kişiye özel olmasını sağladı.


Çevrimiçi araçlarla yapılan derslerde ev ortamı da etkin bir şekilde kullanılmaya başlanabildi. Evlerde bulunan, sınıf ortamına getirilemeyen birçok araç-gereç ve malzeme yaratıcı öğretmenlerce ders tasarım sürecinde alternatif materyaller olarak kullanılmaya başlandı. Evin mutfağını bir fen laboratuvarıymış gibi öğrencilerine açan çok sayıda öğretmen oldu.  Bu durum somutlaştırmanın önemli olduğu ilkokul kademesi için bulunmaz bir fırsat doğurdu.


Sürecin veli açısından da önemli kazanımları oldu. En başta anne ve babalara çocuklarının eğitiminin ne kadar önemli olduğunu hatırlatmış oldu. Birçok aile çocuklarının çevrimiçi derslere katılımı için imkânlarını zorlayarak teknolojik araçlar edinmeye başladı. Daha önceki dönemde belki de tüm sorumluluğu okul ve öğretmenlere bırakan veliler çocuklarının eğitimi sürecinde önemli bir sacayağı olduklarını fark ettiler.


Sürecin velilere kazandırdığı diğer bir önemli husus da çocuklarının sınıf ortamındaki hallerine birinci gözden şahit olmaları oldu. Ders ortamını gözlemleme fırsatı bulan veliler çocuklarının gerçek potansiyelleri ile yüzleşmiş oldular. Çocuklarının okuldaki durumlarını bilmedikleri için zaman zaman öğretmenlere yüklenen veliler yapılan canlı derslerde çocuklarının sınıf ortamında nasıl davrandığını gözlemledirler. Bu gözlemin velilere çocuklarının gerçek potansiyellerini göstermesi ve çocuklarla ilgili gerçek beklentiler oluşturması açısından oldukça önemli olduğu söylenebilir.


Birçok veli bu dönemde okul ve öğretmenlerle daha yakın bir iletişim içinde oldu. Okul saatlerinde çalıştığı için çocuğu hakkında net bilgiler alamayan, veli toplantılarına katılamayan aileler çevrimiçi yapılan toplantılara ev ortamından rahat bir şekilde katılabildiler. Bu görüşmelerin çalışma saatleri dışında olması velilerin sürece katılımını da desteklemiş oldu. Ayrıca uzaktan eğitim araçları ile yapılan bireysel veli toplantıları da bu iletişimin artmasını sağladı.
Uzaktan eğitim sürecinin çocuklar açısından da çok sayıda olumlu sonucu olduğunu söyleyebiliriz. Bu süreçle beraber veli ve öğretmen kontrolünde eğitim öğretim hayatlarını sürdüren öğrenciler belki de hayatlarında ilk defa kendi öğrenme sorumluluklarını almaya başladılar. Öğrendikleri konuları pekiştirme adına farklı kaynaklara ulaşma çabasına girdiler.


Normal şartlarda günlerinin büyük bir bölümünü okulda geçiren çocuklar için uzaktan eğitim ekstra zaman demekti. Okula geliş ve gidiş süreleri de düşünüldüğünde bu anlamda uzaktan eğitim çocuklara oldukça konforlu bir yaşam sundu denilebilir. Özellikle küçük yaş gruplarındaki çocukların ev ortamından derslere katılmaları hem temizlik hem de beslenme açısından kaliteyi artırdı.


Kayıt altına alınabilen canlı dersler sayesinde öğrenciler kaçırdıkları dersleri daha sonradan rahat bir şekilde takip edebildiler. Bu durum uzaktan eğitimin çocuklara sağladığı en önemli avantajlardan biri oldu. Bu ders kayıtları ile öğrenciler anlamadıkları dersleri tekrar etme ve izleme fırsatı bulmuş oldular.
Uzaktan eğitim süreci tıpkı öğretmenler gibi öğrencilerin de teknoloji ile ilgili algılarının değişmesini sağladı. Genelde oyun ve eğlence amacı ile kullanılan teknolojik araçlar derse katılım, araştırma ve inceleme amacıyla da kullanılmaya başlandı. Teknolojiyi doğru ve etkili kullanma becerisini kazandırma adına büyük bir fırsat yarattı.


Gerek yüz yüze gerekse uzaktan yapılan eğitimde öğretmenin süreci algılama biçimi yapılan eğitim ve öğretim faaliyetlerinin kalitesini etkilemektedir. Bu noktada esnek olmak ve değişime direnmemek eğitim adına birçok fırsatın fark edilmesini ve bunlardan yararlanılmasını sağlayacaktır. Eğer istenirse tüm bu avantajlar göz ardı edilip uzaktan eğitim süreci ile ilgili çok sayıda olumsuz madde ortaya konulabilir. Öğretmenlerin uzaktan eğitim sürecini ele alış biçimleri yapacakları eğitim-öğretim faaliyetlerinde kaliteyi belirleyecek yegâne etken olacaktır. Uzaktan eğitime uzak olmak mı, uzaktan eğitimle yakın olmaya çalışmak mı…


Etiketler:   

YORUMLAR

Ben robot değilim seçeneğini işaretleyin.

  • Henüz yorum yazılmadı