Yapay Zekâ ve Tarih Dersi

Türk Dil Kurumu’nda “Bir bilgisayarın, bilgisayar kontrolündeki bir robotun veya programlanabilir bir aygıtın insana benzer biçimde algılama, öğrenme, fikir yürütme, karar verme, sorun çözme, iletişim kurma vb. işlevleri sergileyebilme yeteneği” olarak tanımlanan Yapay Zekâ (Artificial Intelligence/AI) günümüzde birçok sektörde (otomotiv, sağlık, eğitim, finans, vb.) büyük bir etkiye sahip olmuştur. Yapay zekâ teknolojilerinin kullanımı her geçen gün artmaktadır; yapay zekâ teknolojisi, gelecekte de önemli bir rol oynamaya devam edeceği öngörülen, hızla gelişen bir alandır. Birçok uzman, yapay zekânın hayatın çeşitli alanlarında daha da yaygınlaşacağına inanmaktadır.

Yapay zekânın yakın tarihi:

- Alana dair ilk teorik çalışmalar 1950 yılında Alan Turing’in Computing Machinery and Inteligence makalesiyle başlamıştır. (Bir Makine Gerçekten Düşünebilir mi?)

- 1956 yılında John Corthy, Dartmouth Konferansı’nda yapay zekânın temellerini atmıştır. Bu konferans yapay zekâ çalışmalarını ilerletmek ve yeni algoritmalar geliştirmek için büyük bir itici güç sağladı.

- 1957 yılında Amerikalı psikolog Frank Rosenblatt, insan beyninin öğrenme yeteneklerini bir bilgisayarda simüle etti. Bu gelişme, yapay zekâ ve makine öğrenme tarihinde çok önemli bir ilerleme olarak geçmektedir.

- Amerika Birleşik Devletleri’nin Stanford Araştırma Enstitüsündeki bir araştırma grubu, kendi eylemleri üzerinde akıl yürütebilen ilk mobil robot olan Shakey’i 1966 yılında geliştirdi.

- Fransız bilim laboratuvarı, 1989 yılında ilk evrişimsel ağ teknolojilerini geliştirdi. Evrişimsel ağ teknolojisinin genel kullanımı daha çok görsel bilginin analiz edilmesi konusunda olmaktadır.

- 1990 yılında Amerikalı mucit Hugh Loebner, Cambridge Davranış Araştırmaları Merkezi ile yapay zekâ alanında yapılan araştırmaların ileri taşınması amacıyla yarışma düzenledi.

- 1997 yılında IBM tarafından geliştirilen Deep Blue, Satranç Şampiyonu Garry Kasparov’u yeniyor. (bir bilgisayarın insan zekâsına karşı ilk meydan okuması açısından çok önemli).

- 2007 yılında Güney Kore, robot teknolojisindeki gelişmeleri ön görerek bir Robot Etik Tüzüğü oluşturdu.

- 2011 yılında IBM Watson ile Jeopardy Bilgi Yarışması’nı kazandı. (Doğal konuşma dilini anlayan ve sorulan sorulara doğru cevaplar veren Watson, oyunun en başarılı iki yarışmacısı ile katıldığı rekabeti kazandı.)

- 2011 yılında sesle kontrol edilebilen kişisel asistan “Siri” hizmete girdi. Siri, Apple kullanıcılarının sorularını yanıtlıyor ve aradıkları bilgiyi sesli olarak sunuyor. Siri’den yola çıkarak 2014 yılında Microsoft da sanal asistanı Cortana’yı, Amazon ise Alexa isimli kişisel asistanını piyasaya sürdü.

- 2014 yılında AlphaGo yapay zekâ teknolojisi, Fransa ve Avrupa Go şampiyonu Fan Hui’yi yendikten sonra dünyanın en iyi Go oyuncusuna meydan okudu. 2016 yılında Güney Koreli Lee Sedol ile oynadıkları Go oyununda AlphaGo yine galip geldi. (Karmaşık ve asırlık bir strateji oyunu olan Go’da makinenin insana karşı kazandığı bu zafer ile makinelerin derin öğrenme teknolojisindeki gelişimi onaylanmış oldu.)

- 2016 yılında Hanson Robotics firması, ilk insansı robotunu geliştirdi. Sophia adını verdiği bu robot, ilk robot vatandaş olarak kabul ediliyor. Sophia’yı diğer robotlardan ayıran özellikleri görme, yüz ifadeleri yapma ve yapay zekâ aracılığı ile iletişim kurma yeteneği oldu.

- Günümüzde yapay zekâ teknolojisinde Chatbot adı verilen iletişim programında kullanılan makine öğrenme sistemi, insanlarla iletişim kurabiliyor. Ayrıca yapay zekâ teknolojisi ile metinler üretilebiliyor ve makineler birbirleri ile iletişime geçebiliyor.

21. yüzyılda tarih eğitiminde çağdaş ve yenilikçi standartlara ulaşılması için aktif öğrenme atmosferinde öğrencilerin yaparak yaşayarak öğrenme sürecine dâhil edilmesi bir zorunluluk halini almıştır. Öğrenme ve öğrenciyi merkeze alan öğretim strateji, yöntem ve tekniklerinin uygulandığı bu yüzyılda öğrencilerin, pasif olarak müfredattaki konuları ezberlemeleri değil, bir tarihçi gibi geçmişi anlamaları, yorumlamaları ve karşılaştırma yapmaları beklenmektedir. Yeni öğretim programlarında, tarihsel kavrama, sorgulama, araştırma, sorun analizi, yorum ve karar verme gibi tarihçilerin kullandığı yüksek düzeyde düşünme becerilerinin öğrencilere kazandırılmasına vurgu yapılmaktadır.

Yapay zekâ, teknolojik gelişmelerle birlikte hayatımızın her alanında giderek daha aktif hale gelmektedir. Özellikle eğitim alanında yapay zekâ uygulamaları ve örnekleri gün geçtikçe çoğalmaktadır. Yapay zekâ ile tarih dersleri daha ilgi çekici, etkileşimli ve öğrenmeye teşvik edici hale gelecektir. Yapay zekâ ile tarihsel kavram, süreç ve olgular daha eğlenceli öğretilebilir, tarih eğitimini zenginleştirilebilir; daha kalıcı, etkili ve anlamlı öğrenme yaşantıları sağlanabilir, öğrencilere tarihsel empati ve mekân algılama becerisi kazandırılabilir. Öğrenci beklenti ve ihtiyaçlarının ön planda tutulması; öğrenci beklenti ve ihtiyaçlarına uygun hareket edilmesi, öğrencilere üretme ve ürettiğini sunma fırsatı sunması yönüyle yapay zekâ öğrencilere öğrenme sürecinde eşsiz bir deneyim olanağı sağlamaktadır.

Yapay zekânın tarih derslerine olan katkısı dikkate değerdir. Yapay zekâ öğrencilere tarih hakkında daha fazla kaynak ve bilgi sunmaktadır. Derste kullanılan yapay zekâ tabanlı öğrenme sistemleri, öğrencilere tarihle ilgili farklı kaynaklara erişim imkânı sağlamaktadır. Bu sayede, öğrenciler daha fazla araştırma yapabilir, tarihi olaylara farklı perspektiflerden bakabilir ve tarih konusunda daha derinlemesine bir kavrayış elde edebilirler. Öğrencilerimizin ulaştıkları her bilgiyi doğru kabul etmemeleri, sorgulamaları da önemlidir.

Yapay zekâ öğrencilere interaktif bir öğrenme deneyimi de sunmaktadır. Örneğin, tarihi olayları canlandırarak öğrencilere o dönemi yaşama hissi vermektedir. Bu, öğrencilerin tarihi daha iyi anlamalarını ve içselleştirmelerini sağlamaktadır. Böylelikle tarihsel empati becerisinin gelişmesine de katkı sağlanacaktır.

Yapay zekâ, günümüzde tarih öğretmenlerinin de en önemli yardımcısı olacaktır. Öğrenme yönetim sistemleri, tarih öğretmenlerine öğrencilerin ilerlemesini izleme ve özelleştirilmiş geribildirim verme imkânı sunmaktadır. Bu sayede, öğretmenlerin öğrencilerin güçlü ve zayıf yönlerini daha iyi anlamaları ve öğretim yöntemlerini buna göre uyarlamaları mümkün olacaktır. Uygulanacak yapay zekâ destekli sınav sistemleri ile öğrencilerin tarih alan bilgisi daha etkili araçlarla sınanabilecektir.

Ancak yapay zekânın tarih dersleriyle entegrasyonu bazı zorlukları da beraberinde getirebilir. Öğrencilerin tarih konusunda etkili bir şekilde öğrenmesi için yapay zekânın doğru bir şekilde tasarlanması ve kullanılması gerekmektedir. Uygulamaların, ilgili sınıfların tarih kazanımlarıyla uyumlu olması, öğrenci seviyesine uygun olması ve okullarda imkân ve fırsat eşitliği olanak sağlaması, hedef-amaca uygun şekilde değerlendirilmesi önemlidir.

Tarih derslerimizde yapay zekâ nasıl kullanılabilir?

Sanal Gerçeklik (VR) ve Artırılmış Gerçeklik (AR)

Sanal gerçeklik ve artırılmış gerçeklik teknolojileri, tarih derslerinde öğrencilere olayları ve dönemleri oradaymış gibi deneyimleme imkânı sunar. Öğrenciler bir tarihi olayı sanal gerçeklik gözlükleriyle deneyimleyebilir ya da artırılmış gerçeklik uygulamalarıyla tarihi mekânları keşfedebilir. (Kadeş Antlaşması’nın imzalanmasına, İstanbul’un Fethi’nde gemilerin karadan yürütülmesine şahit olma vb.)

Konuşma tanıma

Konuşma tanıma teknolojisi, öğrencilerin tarih derslerinde daha etkileşimli bir şekilde öğrenmelerini sağlayabilir. Öğrenciler, yapay zekâ destekli konuşma tanıma sistemleri kullanarak tarihi olaylar hakkında sorular sorabilir ve gerçek zamanlı olarak yanıtlar alabilir.

Tarihî Şahsiyetlerle Konuş uygulaması, yapay zekâ desteği sayesinde tüm zamanların en etkili tarihi şahsiyetleriyle konuşabilmenizi, onlarla sohbet edebilmenizi ve şahsiyetlerden yaşam, tarih ve dünya hakkında kişisel bir bakış açısı geliştirmenize olanak sağlar. (Hello History)

Yapay Zekâ Tabanlı Eğitim Yazılımları ve Araçları

Yapay zekâ tabanlı eğitim yazılımları ve araçları, öğrenci ilerlemelerini izleyerek özelleştirilmiş geribildirim sağlar ve öğrencilerin güçlü ve zayıf yönlerini belirlemelerine yardımcı olur. Bu araçlar, öğrencilere daha iyi bir öğrenme deneyimi sunmak için öğretim yöntemlerini ve içerikleri optimize edebilir.

Video Oluşturma, Karikatür Çizimi ve Çizgi Roman Yapma

Yapay zekâ ile öğrencilerimizin oluşturdukları metinleri otomatik olarak gerçekçi ve özelleştirilebilir videolara dönüştürülebilir, bu metinlerle karikatür çizilebilir ve çizgi roman yapılabilir. Öğrencilerin, merak ettikleri tarihi olayların videoya dönüştürülmesinde, ilgilerini çeken tarihi konularda karikatür ve çizgi roman oluşturmaları bu uygulamalarla çok faydalı olacaktır. Bu uygulamalar, öğrencilerin zaman ve kaynak tasarrufu yapmalarını sağlar, profesyonel çalışmaların kolayca oluşturulmasına olanak tanır.

Otomatik Metin Özetleme

Tarih derslerinde kullanılan geniş bir metin yığını vardır. Yapay zekâ tabanlı otomatik metin özetleme araçları, bu metinleri hızlı bir şekilde analiz edip özetler çıkarabilir. Bu, öğrencilerin yoğun tarih metinlerini daha hızlı ve daha etkili bir şekilde anlamalarını sağlayabilir.

Veri Analizi

Tarih derslerinde büyük miktarda veri bulunur. Yapay zekâ, bu verileri analiz etmek ve desenler çıkarmak için kullanılabilir. Öğrenciler, yapay zekâ araçlarını kullanarak tarih konularında veri odaklı çalışmalar yapabilir ve tarih olaylarını istatistiksel olarak inceleyebilir. Ayrıca ortaya çıkan sonuçlar infografiklerle paylaşabilir.

Sorgulama tabanlı öğrenme

Yapay zekâ tabanlı sorgulama sistemleri, öğrencilere tarih konularında sorular sormak ve bu sorulara cevap bulmak için kullanılabilir. Öğrenciler, bu sistemlerle etkileşim kurarak kendi öğrenme süreçlerini yönlendirebilir ve daha derinlemesine bir anlayış geliştirebilir.

Bu araçlar, tarih derslerinde öğrencilerin daha etkileşimli, özelleştirilmiş ve derinlemesine bir öğrenme deneyimi yaşamalarını sağlar. Tarih öğretmenleri, bu yapay zekâ araçlarını kullanarak daha etkili ve ilgi çekici dersler tasarlayabilirler.

Sonuç olarak yapay zekâ tarih derslerinde büyük bir potansiyele sahiptir. Yapay zekâ, öğrencilere interaktif bir öğrenme deneyimi sunmakta, daha fazla kaynak, bilgi sağlamakta ve tarih öğretmenlerine yardımcı olmaktadır. Ancak yapay zekânın doğru bir şekilde kullanılması ve tarih dersleriyle uyumlu olması önemlidir.


Etiketler:   

YORUMLAR

Ben robot değilim seçeneğini işaretleyin.

  • Henüz yorum yazılmadı