Sevgi, sadece karşı cinse duyulan bir duygu değildir. Bitkileri, hayvanları, bulutları, kalemleri hatta bir kağıt parçasını bile sevebilir insan. Sevmek, dünyayı güzelleştirebilecek tek eylem belki de. Barışı, dostluğu, saygıyı getiren histir sevgi. Değer vermektir, kaybetmekten korkmaktır, unutmaktan korkmaktır…
Bir insanın içinde sevgi yoksa o kişi yaşıyor mudur? Gözleri her şeyi kötü görüyorsa nefes almasının ne anlamı var? Her şeyden nefret ediyorsa, hiçbir şeyi sevmiyorsa ölülerden ne farklı var? Sevmek yaşam belirtisidir, bir şeyler hissetmek yaşam belirtisidir, gözlerinin parlaması yaşam belirtisidir, heyecanlanmak yaşam belirtisidir…
Hatta bir gün biri çıkar karşına, içindeki sevgiyi hissetmeni sağlar. “Ben bu zamana kadar yaşamamışım ki. İçimdeki sevgiyi şimdi anlıyorum, ben asıl şimdi yaşıyorum.” dedirtir. Gülümsemesini seversin birinin, sesi sana bütün şarkılardan güzel gelir. Saatlerce izleyebileceğin, dinleyebileceğin şeylerdir onlar, onları seversin.
Sevmek, bazen vazgeçmektir, kıyamamaktır, bakamamaktır… Karşıdaki kişi ya da şey öyle mutlu olacaktır belki. Sevmek, o kişi mutlu etmek için her şeyi yapmaktır. Kan kusup kızılcık şerbeti içtim demektir, mutlu olması için vazgeçmektir, saklıda tutmaktır bazen sevgi…