Sakin, güzel, doğa harikası bir köyde yaşlı bir çiftçi köpeğiyle birlikte ahşap kulübesinde yaşamaktaydı. Bir gün çiftçi, göl manzaralı kulübesinin önündeki salıncakta kitap okurken köpeği yanında uyuyordu. Yaşlı çiftçi kitap okumayı bırakıp ayağa kalktı, köpeğini uyandırdı. Köpeğiyle eve doğru giderken otların biçilme zamanının geldiği aklına geldi. Gökyüzüne baktı, gökyüzü pırıl pırıldı. Ot biçmek için bundan iyi fırsat olamazdı. Kulübeye girip hemen hazırlıklara başladı çiftçi. Duvarda asılı duran tırpanı aldı. Biraz yiyecek ve su hazırladı. Köpeğiyle birlikte tarlaya doğru yola koyuldu.
Tarlaya vardıklarında zaman iyice ilerlemişti. Yaşlı çiftçi daha fazla zaman kaybetmeden otları biçmeye koyuldu. Çiftçi, bir miktar ot biçtikten sonra ıslık çalıyor, köpeği ot için getirdikleri çuvallardan birini kapıp geliyordu. Bu böyle sürüp giderken çiftçi yorulduğunu fark etti. İyice ihtiyarlamıştı çünkü. Fakat yorgunluğuna aldırış etmeden tırpan sallamaya devam etti. Bir an yorgunluğun da etkisiyle elinden kayan tırpan ayağına denk geldi, acı içinde tırpanı elinden fırlatıp yere yığıldı. Ayağını kesmişti. Yaşlı adam ayağından akan kanı görünce kendinden geçti.
Çiftçiyi uzaktan gören köpek yanına koştu. Bir sorun olduğunu anlamış gibiydi. Durmadan öteye beriye koşturup havlamaya başladı. Sahibi bir türlü tepki vermiyordu. Sahibinin yüzünü yaladı. Yine tepki vermedi yaşlı adam.
Çevresindekilerin ne dediğini anlamaya çalışarak yavaşça gözlerini araladı. Söylenenlere anlam veremiyordu. Hafifçe doğruldu, şaşkın gözlerle etrafına bakındı yaşlı adam. Hastanedeydi.
Başucunda duran bir köylüsü kendisine olup biteni anlattı. Köpeği koşarak köye gitmiş, sürekli havlayarak etraftakileri uyarmış. Sahibinin yanında olmadığını gören köylüler köpeği takip ederek tarlaya gitmiş. Adamı yaralı ve baygın gören köylüler onu hastaneye götürmüş.
Tedavisi biten yaşlı adam hastaneden çıkınca kapıda onu köpeği karşıladı. Adam boynuna sarılan köpeğe sıkıca sarıldı, onu öpüp kokladı. Gözleri doldu adamın. Gözyaşlarını sildi, köye varmak üzere can dostuyla yola koyuldu.
CAN DOST
CAN DOST
Etiketler:
POPÜLER YAZILAR
-
Kerem Can Kınay 7162 İNSAN İNSANIN KURDUDUR -
Sina Misbah Kapot 3304 KAĞIT PANTOLON -
Elif Nihal Avcı 808 TOPLUMSAL SORUNLAR -
Ayşe Loya Baltacı 770 MASAL, MASALLAR DİYARINDA -
Erva Nur Kap 594 RİM’İN BİR GÜNÜ -
İrem Ezen 509 MEDENİYETİMİZDE ATLARIN ÖNEMİ -
Emir Kerem Satır 501 KARDA KAYBOLAN YILDIZ -
Elif Rana Kundakçı 489 BU HANGİ DİL? -
Aleyna Kuvel 479 LIVED REALITY -
Ecrin Sancaktutan 479 VATAN SAĞ OLSUN
