ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLARIN EĞİTİMİNDE AİLE KATILIMI

Yapılan çalışmalar, eğitimde aile katılımının sağlandığı ailelerde çocukların hayata başarılı bir şekilde hazırlanma sürecinde daha avantajlı olduklarını vurgulamaktadır. Bu bağlamda, aile katılımı, normal ya da özel eğitime ihtiyaç duyan çocukların eğitim sürecinde onunla doğrudan etkileşim halinde olan anne babanın aktif rol üstlenerek, çocuğunun eğitimini desteklemesi ve teşvik etmesini ifade etmektedir. Anne babaların, çocuklarının okulda öğrendiği bilgi ve becerileri ev ortamında uygulamaya dönüştürmesi ve bunları daha da geliştirmek için çaba göstermesi, eğitimde aile katılımının etkin bir şekilde gerçekleştiğine işaret etmektedir. Bu nedenle, çocukların eğitiminde en önemli görev ailelere düşmektedir. 

Zihinsel engelli çocuklar açısından bakıldığında, okulda kazandırılmaya çalışılan fiziksel, duyuşsal, psikomotor ve bilişsel beceriler, öz bakım becerileri, toplumsal yaşam becerileri ve sosyal hayat becerilerini sadece ders saatleriyle sınırlamak yerine, günlük yaşamda aileyle birlikte uygulamaya geçirilmesi gerekmektedir. Bu noktada ailenin eğitime katılma motivasyonu ve süresi oldukça önem kazanmaktadır. Aileler, çocuklarının bu tür becerileri kazanmalarını teşvik ederken, aynı zamanda da örgün ve yaygın eğitimde kurumların akademik ve sosyal programlarını güçlendirecek geri dönütler sağlayabilecektir. Özetle, aile katılımı hem doğrudan çocuğun bilgi ve becerilerini artırmakta; hem de okuldaki uygulamaların akademik ve sosyal başarıyı artırmasına büyük ölçüde katkı sağlamaktadır. Bu açıdan bakıldığında, aile katılımı çocukların eğitiminin bel kemiğini oluşturmaktadır.

Bu önemi göz önünde bulundurulduğunda, doğal bir eğitimci rolünde olan ailelerin çocuklarının eğitimindeki sorumluluklarının bilincinde olması beklenmektedir. Özellikle 1960'lı yıllardan itibaren anne, baba ve çocuk eğitimine yönelik ivme kazanan bilimsel araştırmalar, anne babaların çocuklarının eğitimine katılımlarının çocuklarda olumlu değişiklikler ortaya çıkardığını açıkça ortaya koymaktadır. Bu tür bulgular, özellikle zihinsel engelli çocukların ailelerinde eğitime aktif katılım konusunda önemli gelişmeleri de beraberinde getirmiştir. 

Dolayısıyla aileler engelli çocuklarının eğitimi için daha fazla çaba harcamaya başlamışlardır. Günümüze kadar olan süreçte özel eğitim kurumlarının hızla yaygınlaşması, özel eğitimle ilgili gelişen uzmanlık alanlarının artması ve sosyal sorumluluk projelerinin geliştirilmesinin temelinde engelli çocukların eğitimine verilen önemin artışı yatmaktadır. Diğer taraftan, son yıllarda engelli çocukların anne babalarına yönelik tutum ve beklentilerinin eskiye nazaran önemli değişiklikler göstermesi de anne babaların eğitimde aile katılımına bakış açısının olumlu yönde gelişmesiyle doğrudan ilişkilidir. 

Yakın geçmişe kadar ailelerin özel eğitimin dışında kalmış olması gerek yönetmeliklerde gerekse eğitim programlarında aile katılımının nasıl sağlanacağıyla ilgili açık bilgilerin bulunmamasından kaynaklanabilir. Bu durum özel eğitim kurumlarının birçoğunda aile eğitimi hizmetlerinin yetersiz kalmasına, anne babaların eğitim hizmetleri hakkında bilgi sahibi olamamalarına neden olmuştur. Ancak, dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de engelli çocukların ailelerinin eğitime katılımlarında önemli artışlar görülmeye başlanmıştır. Bu artışın nedenleri arasında; aile katılımının yasalarla desteklenmiş olması ve engelli çocukların meslek seçimine aileleri tarafından yönlendirilmeleri gerektiğinin farkına varılmış olması sıralanabilir. Örneğin; özel eğitim hizmetlerine ilişkin yapılan son yasal düzenlemede (5 Temmuz 2018; 30469 sayılı resmi gazete) aile eğitimine daha fazla yer verildiği görülmektedir.

Bu gelişmelerle birlikte aile eğitimi çalışmaları, yetersizliği olan çocuğun yaşına ve özel durumuna bağlı olarak şekillenmeye ve yapılandırılmaya başlamıştır. Aile eğitim programları, çocukların davranışlarıyla baş etmede kullanacakları yöntem ve işlem süreçlerini ya da çocuklara beceri ve kavram kazandırırken hangi tekniklerin kullanılabileceğini fark ettirmeye dayalı olarak hazırlanmaktadır. Bu bağlamda, ortalama süresi 8-10 haftayı kapsayan aile eğitim oturumları planlanmaktadır. Bu oturumlar; aileye verilen ödevlerin değerlendirilmesi, yeni konuların eğitimci tarafından anlatılması, ailelere uygulamalı etkinlikler yaptırılması ve ödev verilmesi aşamalarıyla devam etmektedir. Böylece akademik eğitim ve sosyalleşme bakımından ailelerin çocuklarına evde de destek olmalarına olanak verilmektedir. Özetle, bu uygulamalarla özel eğitimin niteliğinin artırılması planlanırken, ailelerin engelli çocuklarının eğitimine destek vermek için gerekli bilgi ve becerileri kazanmaları da sağlanmış olmakla birlikte okul aile işbirliği ile çocuğun eğitimi daha hızlı ilerlemektedir. 
 


Etiketler:   

YORUMLAR

Ben robot değilim seçeneğini işaretleyin.

  • Henüz yorum yazılmadı